Sanayi devrimi, yeni üretim yöntemleriyle ürünlerin kitlesel üretimini olanaklı hale getirerek, düşük maliyetli çok sayıda ürünün üretilebildiği günümüz toplumunun ‘kullan at’ anlayışının tohumlarının atıldığı bir dönemdi. Bu dönemden sonra yeni tüketici toplumları ve endüstriyel faaliyetlerdeki şaşırtıcı büyüme nedeniyle çevreye verilen zarar giderek daha şiddetli hale geldi. Yapıların inşasında gerekli olan hammaddelerin gezegenimizde sınırlı miktarda olması, gelecekte tükenme tehlikesi ile karşı karşıya kalmamız, bu malzemelerin çıkarılmaları, üretimlerinde harcanan enerjinin CO2 emisyonu ile iklim değişikliklerine neden olması, işlevini yitiren yapıların yıkımları nedeniyle atık oluşturarak çevre kirliliği oluşturması yapı elemanlarının yaşam ömürlerinin uzatılması ve tekrar kullanıma yönelik çalışmaların önem kazanmasına neden olmuştur. Yapıların yapım aşamasından itibaren yaşam döngüsü süreci düşünülerek yapılan tasarımlarda yaşam sonundaki durumunun ne olacağının bilinmesi çevresel ve ekonomik değer yaratacaktır. Bu nedenle yapının tasarım aşamasından itibaren yapının sökülebilecek şekilde tasarlanması yapının yaşam sonu döneminde yapı elemanlarının bir bölümünün tekrar aynı amaçlarla, bir bölümünün ise başka amaçlarla tekrar kullanımını mümkün kılmaktadır. Kullanılamayacak durumdaki elemanlar ise malzeme seçimine bağlı olarak geri dönüştürülerek yapı sektöründe tekrar kullanılacak ürünler oluşturulmalıdır. Döngüsellik anlayışı ile üretilen yapılar tükenmekte olan yenilenemez kaynaklarımızı koruduğu gibi üretim sürecindeki enerjiyi azaltacak, çevreyi koruyacak ve yeni iş alanları oluşturulmasını sağlayacaktır.
Yapıların inşasında gerekli olan hammaddelerin gezegenimizde sınırlı miktarda olması, gelecekte tükenme tehlikesi ile karşı karşıya kalmamız, bu malzemelerin çıkarılmaları, üretimlerinde harcanan enerjinin CO2 emisyonu ile iklim değişikliklerine neden olması, işlevini yitiren yapıların yıkımları nedeniyle atık oluşturarak çevre kirliliği oluşturması yapı elemanlarının yaşam ömürlerinin uzatılması ve tekrar kullanıma yönelik çalışmaların önem kazanmasına neden olmuştur. Yapıların yapım aşamasından itibaren yaşam döngüsü süreci düşünülerek yapılan tasarımlarda yaşam sonundaki durumunun ne olacağının bilinmesi çevresel, ekonomik değer yaratacaktır. Bu nedenle yapının tasarım aşamasından itibaren yapının sökülebilecek şekilde tasarlanması yapının yaşam sonu döneminde yapı elemanlarının bir bölümünün tekrar aynı amaçlarla, bir bölümünün ise başka amaçlarla tekrar kullanımını mümkün kılmaktadır. Kullanılamayacak durumdaki elemanlar ise malzeme seçimine bağlı olarak geri dönüştürülmektedir. Yapı sökümünün gerçekleştirilmesi için tasarım aşamasından itibaren yapılması gereken bazı önemli hususlar vardır. Bunların başında tasarımcının yüksek düzeyde yapı elemanlarının tekrar kullanılabildiği bir sökülebilir yapı tasarlayabilmesi için bu konuda bilgi sahibi olması gerekliliğidir. Tasarımcı sökümü planlanan yapının elemanlarında kullanılan malzemelerden, boyutsal özellikleri ve birleşim tiplerine değin birçok konuyu verimli söküm planı yapabilmek için detaylı olarak bilmesi gereklidir. Eğitimde yapıların sökülebilir tasarlanmasına ve sökümden sonra yapı elemanlarının tekrar kullanılabilmesine yönelik yapılması gerekenler anlatılarak, tasarımcıya rehber oluşturacak yaklaşımlar anlatılacaktır.
1.Genel kavramlar, tarihte sökülebilirlik ve tekrar kullanım yaklaşımı, söküm endüstrisi
2. Malzeme seçimi, tasarım yaklaşımı, sökülebilir tasarım
3. Bakım ve onarım ile yapı elemanlarının yaşam ömrünün uzatılması
4. Yapı elemanlarının tekrar kullanımı
5. Malzemelerin geridönüşümü
6. Değerlendirme